Her taraftan sıkıştırılıyoruz. Zaten ilanlarımız azdı, şimdi en küçük gazeteleri dahi kapsayan ilan “kampanyalarında” bile Taraf’ın adının üstünü çiziyorlar. Gelirlerimiz çok düşük. Hiçbir para kaynağımız yok. Arkadaşlarımızın maaşlarını ödemekte zorluk çekiyoruz.
Bu gazetede çalışan insanlar, bağımsız bir gazetede çalışmanın mesleki hazzını ve onurunu hissederek ama gerçekten büyük sıkıntılara katlanarak çalışıyorlar.
Sorunları “tensikat” yaparak aşmayı düşünmedik, düşünmeyiz. Biz bir aile gibi başladık, öyle de devam edeceğiz. Okurlarımızın çoğunluğunun durumunun da bizden daha iyi olmadığını tahmin ettiğimizden fiyatımızı artırmayı en son ana kadar geciktirmeye uğraşıyoruz.
Yapabileceğimiz tek bir şey var. O da her gün verdiğimiz kültür-sanat ekini kaldırmak ve maliyetlerimizi böylece azaltmak. Onun yerine bu haftadan itibaren her pazar 32 sayfalık bir kültür-sanat eki vereceğiz.
Bir de içinde bulunduğumuz sıkıntıyla çelişen iyi bir haber verelim. Bir gazete, Alkım yayınlarına ısmarladığı Yüz Temel Eseri almaktan vazgeçti. O kitaplar elimizde. Önümüzdeki haftadan itibaren “her yedi kupona on kitap” esasıyla kitapları okuyucularımıza dağıtacağız. Belki bu kampanyayla, bize ilan vermekten çekinen “dostlarımız” biraz cesaret bulur gibi bir ümit de besliyoruz. Belki okuyucularımız arasından küçük ilanlar verenler de çıkar.
Ayrıca kendimize ortak da arıyoruz. Anlayacağınız, kolay teslim olmayacağız. Aksaklıklarımız, eksikliklerimiz var ama bu iyi bir gazete. Gerçekleri söyleyen dürüst bir gazete. Böyle bir gazete lazım bu ülkeye. Daha ilk yılında, kırk binle doksan bin arasında değişen bir satış aralığına oturmayı başaran, haberleriyle Türkiye gündemini belirleyen bu gazeteyi yaşatmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Şu darboğazı aşabilirsek geleceğin çok umut verici olduğunu biliyoruz çünkü.